kalibi
Смотреть что такое "kalibi" в других словарях:
kalıbı değiştirmek (veya dinlendirmek) — argo ölmek Hekimler epeyce çalıştılar, ilaç verdiler ise de fayda etmedi. Bir hafta sonra kalıbı dinlendirdi. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalıbı kıyafeti yerinde olmak — görünüşü gösterişli olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
baskı kalıbı — is. Kitap kapaklarına süslemeler basmak için kullanılan kalıp … Çağatay Osmanlı Sözlük
basma kalıbı — is. Kitap, kumaş vb.nin baskısı için hazırlanan kalıp … Çağatay Osmanlı Sözlük
buz kalıbı — is. Suyun belli biçimlerde donmasını sağlayan özel kap … Çağatay Osmanlı Sözlük
pasta kalıbı — is. İçinde pasta hamurunun pişirildiği değişik biçimlerdeki kalıp … Çağatay Osmanlı Sözlük
silme kalıbı — is., mim. İnce madenî plaka üzerine oyulan ve taş yüzeyinde silme işlemini ayarlamaya yarayan alet … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüz kalıbı — is. İnsan yüzüne alçı dökülerek alınmış kalıp … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağzının kaşığı (kalıbı veya lokması) olmamak — 1) (bir şey birinin) bir şey bir kimsenin uğraşabileceği konulardan olmamak 2) (bir şey birinin) bir şey, bir kimsenin sözünü edemeyeceği kadar değerli olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
HİLALÎ SAAT — Kalıbı gümüş olmayıp bakır veya tombak olan eski saatlere verilen addır … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kalıp — is., bı, Ar. ḳālib 1) Bir şeye biçim vermeye veya eski biçimini korumaya yarayan araç İstenilen kalıplarda ve istenilen nüanslarda heykeller yapılabilir. P. Safa 2) Biçki modeli, patron 3) sf. Genellikle küp biçiminde yapılmış olan Bir kalıp… … Çağatay Osmanlı Sözlük